Varanasi
3 günlük Mumbai sonrası arkadaşlarımla buluşmak üzere Mumbai’den
Varanasi’ye hareket ediyorum. Mumbai havalimani şehrin genel havasını yansıtır
şekilde plansız büyümüş ve lokal olarak aldığım bilgiye göre yap-işlet-devret
modeli ile calışmadığı için hint usulü işliyor.
Varanasi’de bu anlamda bir surpriz beni bekliyor. Havalimanı
temiz, Türkiye’de büyük şehirlerde bulunan cinsten ve belli ki a’dan z’ye
projelendirilip olması gereken şekilde işletiliyor.
Bu fotograf tarafımdan çekilmedi webden alındı
Oradan grupla buluşacağım istikamet olan Sarnath tapınağına
gidiyorum. Burası Hindu’ların kutsal tanrısı Budha’nın ilk vaazını verdiği yer
ve oldukça kutsal kabul ediliyor. İçceride fotograg çekmek bir çok kutsal hindu
mekanında olduğu gibi yasak. Efsaneye göre Budha aydınlandıktan 5 hafta sonra
bu tapınağa gitmiş ve meşhur vaazını 5
rahibe vermiş. Tarihi detaylara daha fazla girmeden bu tapınak hakkında
düşüncem özellikle içindeki müze kısmının enteresan olabileceği ve budizme
meraklı kişiler için enteresan bir yer olduğu. Tapınak içinde onlarca rahibi ziyaret
ederken görmek mümkün.
Sarnath Tapınağında rahipler
Bu fotografı da ben çekmedim, wikipedyadan alındı
Varanasi'nin insan ve herşey dolu sokakları
Tapınak ziyareti sonrası Varanasi’nin esas kritik noktası olan Ganj (Ganga) kıyısına doğru yollanıyoruz. Daha doğrusu yollanmaya çalışıyoruz ki bu pek de kolay olmuyor. Öncelikle bir yere kadar otobüsle gidip ondan sonra tuktuklara biniyoruz. Tabi ki iş onunla da kalmıyor zira yaklaşık 2 km yolu 1 saate yakın bir sürede alıyoruz. İnanılmaz bir kalabalık, karmaşa hakim. Şehir sanki 1944’de alman uçakları tarafından bombalanmış sonra bir grup insan o haliyle yerleşmiş ve o haliyle de çivi çakılmadan günümüze kadar gelmiş. Çekebildiğim bir iki fotografta bunu yansıtmaya çalıştım. Tuk tuk, insan, otomobil, motorsiklet ve bilumum hayvanlardan oluşan yolda ilerlemeye çalışarak Ganj kıyısına ulaşıyoruz.
Varanasi sokaklarında tuk tuk üstünde iki rahip
Yaman tuk tuk sürücüleri
Artık çarşı bitip Ganj kıyısına vardığınızda sizi bekleyen arkadaşlar
Ganj kıyıları ayrı bir alem, filmlerde görür ya da hikayelerini duyardık, ancak insan görünce hadi canım deyip inanıyor. Bir köşede birisi çamaşır yıkarken diğer köşede ölü yakıyorlar, 100 metre ileride biri sulara dalıp cıkıp ibadet ediyor hemen yanında birisi suya çiçek bırakıyor
Mevlananın gel kim olursan gel sözü için buradan ilham aldığını düsünmek mümkün. Gerçektek kim olursa olsun herkes herşey için orada
Daha önce konuştuğumuz bir rehber, Turk bir kardeşimizin ben doğa cocuğuyum bana bir şey olmaz mantığında Ganj'da yıkandığını akabinde 6 ay komada 20 küsur enfeksiyonda kaldığını ifade etmişti.
Ganj kıyıllarındaki foto ve yazımı bir sonraki sayfada güncelleyeceğim
yorumlar harika. hindistana gitmemeye karar verdim. ganjda yıkanıp hasta olmayan hintliler bunu nasıl başarıyormuş acaba?
YanıtlaSilgezdiğiniz şehirler bizim yüzyılımıza ait değil sanki. geçmişte bir noktada zamanda kırılma olmuş da alternatif bir zaman boyutuna geçmiş gibiler.
öte yandan dünyanın ileri gelen bilim adamlarının yine bu ülkeden çıktığını göz önüne alınca garip bir çelişki çıkıyor ortaya
bir kere vaktiniz paraniz ve degisik seyler gormeue merakiniz varsa mutlaka gidin. ama sefaletten ve pislikten igrenmeyecekseniz bu onemli zira
YanıtlaSilgercekten insan o hisle donuyor, orasi buralari gibi degil ya da burasi oralari gibi. ama onemli olan baris icinde yasiyorlar
bakin gideli 1 ay oldu hala foto koyup yorum yapabiliyorum
yazilim konusunda cok ileriler
bazi okullarda iyi egitim veriyorlar
ama 1 milyar kusur insanin yarisindan cogu sefalet icinde ne yazikki