4 Eylül 2012 Salı

Thassos (Thasos) adası devam



Artık feribottan ada görünüyor. Bizim Büyükada'nın hemen hemen iki katı, ortası dağlık ve ormanlık oldukça güzel doğası olan bir ada Tasos
Feribottan adaya yaklaşırken elde edilen görüntü. Saat 5 civarı, yeşil bir ada bizi bekliyor gibi

Ada'ya varılan şehir Tasos (ya da Limanaki) yani bayağı bayağı bizdeki Liman.

Şehir adanın en büyük şehri, tam saymadı ama yaklaşık 10 civari irili ufaklı köy mevcut, Thassos'da bunlardan en büyüğü. Tipik bir Yunan adası köyü, deniz kıyısı cafeleri. küçük bir çarşı, motorsiklet kiralama dükkanları, liman etc..


İlk manzara orman yolundan. Sehre denizden gelip dağı karşınıza aldığınızda sola devam ettiğinizde yalaşık 90 km'lik ada turuna başlıyorsunuz. Ilk 15 km genelde ormana tırmanış şeklinde. Manzara çok güzel ve yol çok düzgün. Motorla yatıp kalkmayı sevenler için ideal bir orman yolu. Insan bu yolu görünce ah vatanımın çukurlu yolları diye hayıflanmadan edemiyor


Panagia
Tepede bir köy, manzarası oldukça etkileyici. Hemen meydanda tam Türk usulü bir kahve var, insanlar tavla oynuyor, hemen yanında bulunan çeşmeden su içilebiliyor (yazın bile sıcak) ve kahvede nefis Yunan (Türk) kahvesi mevcut. Ayrıca yine meydanda zeytinyağı, sakuz likörü ve benzeri Yunan ürünlerini satan bir dükkan mevcut, bir bakmanızda fayda var.
Panagia'da yemek yemeye bence gerek yok, ancak aracı hemen meydanın yanında bulunani ilkokulun bahçeye bırakıp kısa bir tur atıp kahve içebilirsiniz.

Daha sonra yol sırasıyla Potamia, Kinira şehirlerine doğru devam ediyor

Burada dikkat çeken iki plaj var



Paradise Beach; Thasos şehrine 17 km mesafede, Potos şehrine yakın, yolun sol tarafında kalıyor. Geçmiş yıllara kadar nudistlerin de bol geldiği plajmış ancak son zamanlarda ayakları kesilmiş. Her plaj gibi burada bedava şezlong ve içeceğe para uygulaması var.


Aliki Beach: Bence adanın Marble Beach ile en güzel iki plajından biri. Iki tarafıda denize açık kuücük bir yarımadanın kenarında yer alıyor. Etrafında küçük restoranlar var, mutlaka görülmesi gerekiyor. Yine Potos yolunda Paradise Beach'den sonra sol tarafta kalıyor, giderken rahatlıkla göze çarpacaktır.


Pelagos sahilinde güneş batarken. Potos şehrine oldukca yaklaşmış durumdayız. Potos simetrik olarak adanın varış sehri Limanaki'ye göre tam arkası oluyor.

Potos Şehri

Hallice bir tatilci kasabası diyebileceğimiz köy. Profili genelde Sırp Bulgar Romen ve kısmen yunanlı turistlerden oluşuyor. Sahilde bir sıra restoran ve arkasında bir küçük caddesi daha var.

Biz orada Thassos otelde kaldık adam başı 25 euro verdik. Oldukça ucuz temiz ve kendi halinde bir otel. Hemen sahile bir arka sokakta. linki asagida

Biraz daha iyi bir otel arayanlar için Alexandra Beach Hotel iyi bir seçenek


Potos'a bir günden fazla ayırmaya değmez, hatta mümkünse kalmaya da gerek yok, tur esnasında görülüp devam edilebilir.

Daha sonra ada turuna devam ediyoruz. Potos'un hemen icinden girilen eski başkent Theologos'a gidiyoruz. Bence harika bir yer. Dağların arasında taş rum evleri (çok şaşırtıcı) ve güzel restoranlar. Görülmesi şiddetle tavsiye bir yer.



,
Theologos: Bu köye vakit ayırın, akşamüstü gelin güneşi batırın ve restoranlarında yemek yeyin. Biz Stelio'da yedik (resmi yukarıda) harika et salata ve mezeler vardı, adam başı 20 euro tuttu, Aynı şekilde bu köyde her yerde reklamı yapılan Alxandriou'nun tavernası var, gördüğüm kadarıyla bayağı turistik bir taverna, bu kadar geleni gideni olduğuna göre denenebilir bir yer gibi.

Tura devam ediyoruz. Adayı döndükten sonra Tahsos sehrine kadar artık sıradan çorak bir manzara var. Lİmanos köyü o cephedeki en enteresan köy gibi ancak bana sorarsanız adanın batı tarafı biraz zaman kaybı.Sadece güzel asfaltıyla iyi bir motorsiklet yolu

Kalan 2 gün Kohylia Hotel'de kaldık


Ağaçlar arasında sessiz sahiplerinin çok sempatik olduğu, bedava internet olan (hemen hemen her yerde var) bence gayet uygun bir hoteldi.

SOn güne iki güzel nokta kaldı

Marble Beach




Marble Beach'e ulaşmak için Thasos şehrinden hemen orman yoluna devam ederken Makriammos okunu izliyorsunuz. Makriammos bir tatil köyü, hemen kapısının önünden devam eden toprak yoldan 10 dakika kadar devam etmeniz lazım.

Plaj muhteşem (bkz yukarıdaki fotolar) ancak

-Yolu toprak ve tozlu 10 dakika kadar biraz zor oluyor
-Cok kalabalık, duyan gelmiş şeklinde, erken ya da akşamüstü gelmek lazım
-Yüksek sesli bir muzik var

Bunu göze alıyorsanız mermer tozlarıyla beyaza boyanmıs kum ve turkuaz bir su sizi bekliyor.


Chrisi Amoudia

Bence Thasos'un en güzel koyu ve gece mekanı. Eski Gündoğan tarzı uzunca bir sahil ve kenarında balık restoranları mevcut. Her zamanki gibi 25 euroya ouza dahil tıka basa doymak ve sahilden olanca keyfi almak mümkün. Mutlaka görülmesi ve aksam yemek yenmesi gereken bir yer bence



Bu da adamızla ilgili son şehir görüntüleri

Dönüş için direk ve yolu uzatmadan yol aldık, adadan cıktıktan tam 1 saat sonra karşı kıyıdaydık, yaklaşık 3 saat sonra Turkiye'ye girmiştik (yaşasın bozuk yollar ve trafik ayıları) ve 5,5 saate Istanbul'a varmıştık

Umarım gitmek isteyenler için faydalı bir yazı olur

3 Eylül 2012 Pazartesi

Thassos (Tasos) Adası'na bir motor gezisi

Son zamanlarda motorsiklet kullanan ve hatta kullanmayan herkes Yunan adalarına ve İstanbul'a yakınlığı sebebiyle Tasos adasına gitti ya da gitmek derdinde

Bu yazıda hem fotoğraflarla hem deneyim olarak motorsiklet (ya da arabayla) nasıl gidilir, nerede kalınır, ne yapılır ona bakmaya çalışalım

Öncelikle idari işlemler. Türkiye'den Yunanistan'a motorlu bir araç çıkarmak için iki belgeye ihtiyaç var
-Uluslarası ehliyet ; Turing'den temin ediliyor, ilk sene için 300 TL, sonraki seneler için yıllık 150 TL
-Teşil sigorta (motorsiklet için 15 günlük 70 euro, 2 aylık 110 euro)

Bu ikinci belge Ipsala sınır kapısından 24 saat açık sigortacıdan temine edilebliyor. ehliyeti bilmiyorum biz giderken İstanbul Seyrantepe Turing'den aldık. Öylesi sanki daha garanti. Eğer şirket aracı çıkaracaksanız (ya da kiralık araç) ilgili şirketin onay yazısı ve imza sirküleri gerekmekte.

Neyse belgeler tamam, Ipsala'ya Tekirdağ'da köfte yenerek gelindi sınırda işer nispeten hızlı yürüyor. İlk bir kapıda plaka kaydınız yapılıypr sonra pasaport ve harç işi, sonraki küçük klübede motorlu cihazın çıkış işlemi ve son aşamada plaka bazında kontrol.

Yunanistan'a girerken ilk bir vize kontrolu var, mutlaka yesil sigorta kağıdına ve uluslarası ehliyete de bakıyorlar sonra hemen sınırdan başlayan çift şeritli güzel yol sizi bekliyor.

Giderken Alexdrapouli'den çıktık. Sınır yaklaşık 35 km. Burası bizim Dedeağaç olarak bildiğimiz yer. Yerel halkın çoğunluğu Türk ve müslüman hatta yoldaki müçük köylerde aynı Türkiye gibi küçük küçük camiler ve kerpiç evler var. Dolayısıyla tam başka bir ülkeye geldim hissine kapılmıyor insan. Dedeağac'a inince sahile varmış oluyorsunuz. bakarsanız otoban yok sahilin yaklaşık 20 km üstümdem devam ediyor. Bu yolu uzatmak şartmıdır? Bence acelesi olunmayan bir gidiş yolunda fena olmaz


Dedeağaç sonrası yol yukarıda görüldüğü gibi kuzeye doğru devam ediyor. Asfalt son derece düzgün ve virajlar bir motorcu için ideal. Yatış becerilerinizi burada test edebilirsiniz. Manzara genel olarak maki  ve hafif orman içi giden otobana paralel bir yol



Bu da yatan kalkan motorla neler yapılabiliri deneyen ben






Otobana sağlı sollu gidip Velkio şehrine geldikten sonra ayrıma geliyoruz. ancak amacımız sahilden gitmek oldugu icin Delta'ya doğru güney istikametinde yol alıyoruz. Tabelada Paradimi istikametini alıp aynı zamanda doğal koruma alanı olan yarımadada aşağı istikamete doğru devam ediyoruz. Yollar küçülüyor ancak asfalt kalitesi bozulmuyor ve Turkiye ile aradaki mesafeye bakıp üzülüyoruz.




Daha sonra yukarıda görüldüğü şekilde fenari yolunu alıpğ sahile kadar iniyoruz. Fenari adı üstünde feneri olan bir sahil kasabası. Benim gördüğüm genelde orta direk yunanlıların tatiler coluk çocuk gekdikleri şirin bir yer.


Fenari kasabası yolunda deniz pırıl pırıl karşımıza çıkıyor, artık yarımadanın en aşağısına inmiş durumdayız, denizle yol birleşiyor,küçük tatilci kasabaları ve plajları karşımızda. Değişmeyen şey, her yer pırıl pırıl, insanlar sakin ve birbirine saygılı..


Hacienta Plajı; Buradaki küçük balıkçıda duruyoruz yaklaşık 4 saattir yoldayız İstanbul'dan beri. Deniz muhtesem. Küçük bir balıkçı kalamar, ahtapot, patlıcan, ouzo aklımıza gelen her mezeyi söylüyoruz ve adam başı 20 euro bile tutmuyor. Turkiye'de bizleri her fırsatta yanaklarımızdan öpen balık restoranlarına bir kere daha selam edip yolumuza devam ediyoruz. Fenari üstünden bu sefer kuzeye doğru yollanıyoruz. Pigi Pallacio üstünden kuzeye doğru devam ediyoruz.




Yarımadadan Fenari-Toxodes-Paradisios yoluna kadar kuzeye çıkıyoruz. Burada artık ormanlar başlıyor manzaralar deniz kıyısından farklı olarak yeşillik ve sulak arazilere dönüyor. Paradisios üstünden istikamet Keramoti, Burası Tasos feribotunun kalktığı küçük kasaba. Deniz kıyısında (haliyle yoksa feribot kalkması biraz zor olurdu) ve tipik bir yunan köyü. Güzelliği deltanın burada sazlıklarla denize birleşmesi



Yukaridaki iki resmi ben çekmedim ancak manzarasını es geçmek istemediğim için ekledim




Motorlar Keramoti'den kalkan feribota kolayca yükleniyor, motor + 1 kişi 8 euro tutuyor, oradan Tasos adasına hareket ediliyor. Yolculuk yaklaşık 45 dakika kadar ve bizim Eskihisar-Topçular tadında. Sanırım feribotlar bir tık daha temiz, ancak tuvaletleri bizdeki lux restoran tuvaletleriyle aynı seviyede. Sanırım bu da medeniyet farkı o ve insana verilen değer olsa gerek.

-Yarın Tassos adası deneyimleri